Yeni doğan bebekleri anne sütü ile beslemenin insan yavrusu için ne kadar önemli ve yeri doldurulamaz olduğunu hepimiz biliyoruz. İnek/Keçi/manda üzere hayvanlar için de durum benzeridir, sütleri son derece besleyici ve yararlıdır fakat kendi yavruları için durum böyledir, beşerler için değil! Çünkü insanların %70 ininin bedeninde, erken çocukluk periyodu bittikten sonra inek sütünün içinde yüksek oranda bulunan “laktoz” u sindirecek “laktaz” enzimi üretimi durur. Münasebetiyle bir çok yetişkin süt içtiğinde hazmedilmeden bağırsaklara geçen süt şekeri (laktoz) buradaki bakteriler tarafından parçalanır ve bu da çok gaz, hazımsızlık, karın ağrısı ve bazen de ishal yapar. Laktoz İntoleransı olarak anılan bu durum süt içmenin tek ziyanlı sonucu değildir.
Süt, protein ve kalsiyumdan varlıklı bir besin unsurudur lakin bu içerik sıhhatimize yararlı olduğunu göstermeyeceği üzere yapılan bir çok bilimsel çalışmayla hayvansal sütün insan sıhhatine büyük ziyanları olduğu gösterilmiştir.
Sütte bulunan yüksek orandaki kalsiyum, zannedilenin bilakis kemiklere yeterli gelmez, tam bilakis fazlası kemik kırıklarını artırır.
Karl Michaëlsson ve arkadaşlarının 2014 Yılında İsveçte yapıp yayınladıkları bir küme çalışmasında gösterilmiştir ki;
Günde bir bardaktan az süt içenlerle günde üç bardaktan fazla süt içenler kıyaslandığında çok süt içenlerde kalça kırığı % 60 daha fazla olmuştur.
Ayrıyeten tıpkı çalışmada, inek sütünün bayanlarda kalp krizinden ölme riskini % 15, kanserden ölme riskini de % 7 artırdığı sonucuna varılmıştır. Bu çalışmaya nazaran, günde üç bardaktan fazla süt içenlerin bir bardaktan az içenlere nazaran kanserden ölme riski % 93 daha fazladır .
Alerji,Astım ve Immunoloji Mecmuasında yayınlanan bir derlemede, Çocukluk devrinde fazla süt içen çocuklarda gelecekte alerji riskinin arttığı sonucuna varılmıştır.
The American Journal Of Clinical Nutrition’da 2009 yılında yayınlanan çalışmanın sonucuna nazaran de çok süt içen erkeklerde prostat kanseri, bayanlarda yumurtalık kanseri riski içmeyen kümeyle karşılaştırıldığında manalı olarak artar.
Amerikalı biyokimyacı Dr. T. Colin Campbell’e nazaran, süt tüketmekte olduğumuz en ziyanlı besinlerden biridir.
Campbell, yaptığı araştırmalarda genel olarak sütün ana protein hususu olan “kazein”in önemli bir kanserojen unsur olduğu üzerinde durmuştur. Kazeinin parçalanmasından “casomorphin” denen unsur açığa çıkar ve beyne tesir eder. Bu da bir çeşit “morfin” türevi olduğundan, süt ve süt eserlerine bağlılığı artırır.
Tüm bunların yanı sıra süt intoleransının sivilce, döküntü ve kızarıklık yahut tahriş üzere cilt meselelerine neden olduğu bilinir.
KAYNAK: Milliyet